Türkiye’nin Cittaslow 3 şehri
Hızlı değil manalı yaşanmaya uygun kentler…
Cittaslow, yani “sakin şehir” hareketi, 1999 yılında İtalya’da ortaya çıkan ve vakitle dünya çapında yayılan bir ömür ideolojisidir. Bu yaklaşım, süratle büyüyen, betonlaşan ve kimliğini yitiren kentlerin tersine; lokal kültürü, doğal çevreyi, sürdürülebilirliği ve ömür kalitesini merkeze alan bir şehircilik anlayışı sunar.
Türkiye, bu memleketler arası ağa 2009 yılında İzmir’in Seferihisar ilçesi ile katılmış ve o tarihten itibaren farklı bölgelerden pek çok yerleşim bu etiketi alarak “yavaş şehir” unvanını elde etmiştir.
HUZURLU ÖMÜR TEŞVİK EDİLİYOR
Bu kentlerde temel amaç; büyümeyi değil, istikrarlı ve huzurlu ömrü teşvik etmektir. Gürültü, kalabalık ve etraf kirliliği üzere metropol meselelerine karşı mahallî tahliller geliştirilirken, organik tarım, klasik mimari ve tabiatla uyumlu turizm modelleri desteklenmektedir.
Böylece hem mahallî halk hem de ziyaretçiler için daha insani, sağlıklı ve kaliteli bir ömür alanı sunulmaktadır.
TÜRKİYE’DEKİ 3 CITTASLOW ŞEHİR
1. GÖKÇEADA – ÇANAKKALE
2011 yılında Cittaslow ağına katılan Gökçeada, Türkiye’nin en büyük adası olmasının yanı sıra dünyanın da birinci “sakin adası” unvanına sahiptir.
Organik tarımı, lokal Rum köyleri, doğal kaynak suları ve etraf dostu ömür anlayışı ile dikkat çeken ada, birebir vakitte eşsiz koyları ve sualtı zenginlikleriyle öne çıkar.
2. YENİPAZAR – AYDIN
Aydın’ın küçük ancak karakteristik ilçesi Yenipazar, 2011 yılında Cittaslow unvanını aldı.
Geleneksel zeytincilik, mahallî pazar kültürü ve antik Orthosia kalıntılarıyla dikkat çeken ilçe, kalabalıktan uzak, sade ancak güçlü bir kimlik sunuyor.
3. VİZE – KIRKLARELİ
Trakya’nın sakin köşelerinden biri olan Vize, 2012 yılında Cittaslow etiketini aldı.
Roma devrine ilişkin antik tiyatrosu, Kıyıköy kıyıları, Yenesu Mağarası ve doğal orman alanlarıyla hem tarihi hem ekolojik zenginlik sunan bir destinasyondur.
BİRÇOK İNSAN SÜRATLİ DEĞİL MANALI YAŞAMAK İSTİYOR
Türkiye, Cittaslow ağı kapsamında dünyanın en faal ülkelerinden biri haline gelmiştir. Bugün sayıları 20’yi aşan bu kentler; hayatı yavaşlatan, huzuru ve manası önceleyen bir yaklaşımı benimseyerek mahallî kalkınmanın da yeni yüzü olmuştur.
Seferihisar, Gökçeada, Akyaka üzere Ege kentleri; Perşembe, Halfeti, Şavşat üzere farklı coğrafyaların temsilcileri ile birlikte Türkiye’nin kültürel ve doğal çeşitliliğini sakin bir çerçevede yaşatmaya devam ediyor.
Giderek daha çok insan için süratli değil, manalı yaşamak öncelik haline gelirken, Cittaslow kentleri de bu dönüşümün güçlü bir modülü olmaya devam ediyor.
