İran Dışişleri Bakanı Arakçi: Ateşkes kırılgan, misillemeye hazırız
İran ile İsrail ortasında ateşkes sağlansa da iki taraf da tetikte kalmaya devam ediyor.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Çin’in CGTN kanalına İsrail’in İran’a yönelik ataklarına, ateşkes sürecine ve nükleer müzakerelere ait değerlendirmelerde bulundu.
İsrail’in İran’a yönelik saldırısını “bir çatışma değil, sebepsiz ve saldırgan bir eylem” olarak nitelendiren Arakçi, “İsrail, İran’a yönelik hiçbir münasebeti olmayan bir taarruz gerçekleştirdi. Kendimizi savunmaktan diğer bir seçeneğimiz yoktu.
Bu nedenle ülkemizi savunduk. Kendi topraklarımızda cesurca direndik ve saldırganları taarruzlarını durdurmaya ve şartsız ateşkese razı olmaya mecbur bıraktık. Bu ateşkes talebi tarafımızdan kabul edildi.” sözlerini kullandı.
“ATEŞKES KIRILGAN”
İsrail ile sağlanan ateşkese ait değerlendirmede bulunan Arakçi, şunları söyledi:
Bu ateşkes kırılgan ve nedeni de açık. Zira epeyce berbat bir geçmişe sahip bu rejimden gelen hiçbir ateşkese güvenilemez. Şayet ateşkes ihlal edilirse karşılık vermeye hazırız. Bu savaş bizim tercihimiz değildi.
En başından beri bu savaşı istemedik ancak her türlü senaryoya karşı da hazırlıklıydık. Artık de bu savaşın sürmesini istemiyoruz. Lakin bir defa daha açıkça söylüyorum ki her şartta hazırız.
“SAMİMİ BİR İRADE ARIYORUZ”
Tahran’ın ABD ile nükleer müzakerelere dönme konusunda neden hala net bir karar vermediğine ait soruya da karşılık veren Arakçi, “Henüz ikna olmadıysak bunun nedeni, karşı tarafın nitekim bir tahlil iradesi taşıyıp taşımadığını görmek istememizdir.
Biz, her iki tarafın da kazanacağı bir yol haritasına ulaşılmasını sağlayacak samimi bir irade arıyoruz.” sözlerini kullandı.
“NÜKLEER PROGRAMIMIZ BARIŞÇIL HEDEFLER TAŞIYOR”
İran’ın nükleer programının büsbütün barışçıl emellere dayandığını belirterek, bu mevzuda milletlerarası topluma garanti vermeye hazır olduklarını söyledi. Arakçi, “Nükleer programımızın sırf barışçıl emeller taşıdığı konusunda yüzde 100 eminiz.
Bu inancı diğerleriyle da paylaşmakta hiçbir sakınca görmüyoruz lakin bu sadece müzakere yoluyla mümkündür.” dedi.
“BİZ MUAHEDEYE BAĞLI KALDIK”
Arakçi, 2015 yılında 5+1 ülkeleriyle varılan nükleer muahedeye da atıfta bulunarak, şu sözleri kullandı:
O devirde muahedeye varıldı ve mutabakat sağlandı. Dünya, bu muahedeyi büyük bir diplomatik muvaffakiyet olarak kutladı. İran olarak biz de mutabakata bağlı kaldık. Fakat ne yazık ki ABD birdenbire mutabakattan çekilme kararı aldı. Bu son derece üzücü bir adımdı ve bugün karşı karşıya olduğumuz tüm gelişmeler, bu kararın direkt sonucudur.
“ASKERİ SEÇENEK KENARA BIRAKILMALI”
Müzakere edilmiş bir mutabakata dönüşün mümkün olduğunu kaydeden Arakçi, “Ancak bunun gerçekleşmesi için karşı tarafın önemli ve samimi bir irade göstermesi gerekir.
Askeri seçenek büsbütün bir kenara bırakılmalı, ileriye dönük adımlar atılmalı ve tahlil yalnızca müzakere yoluyla aranmalıdır.” dedi.
“ETKİLİ TEK TAHLİL DİPLOMASİ”
Arakçi, İsrail’in İran’a yönelik son saldırısının da askeri yollarla sonuç alınamayacağını gösterdiğini belirterek, şunları söyledi:
Bence son akın, İran’ın nükleer programına karşı askeri yollarla sonuç alınamayacağını ispatladı. Tesirli tek tahlil diplomatik ve müzakere edilmiş bir tahlildir. Lakin bu, karşı taraf askeri hırslarından vazgeçip bize verdikleri ziyanları telafi ettiği takdirde mümkündür. O vakit İran da müzakerelere katılmaya hazır olacaktır.
