Davinson Sanchez: Tarih yazmaya devam etmek istiyorum
Yeni dönem hazırlıklarına Avusturya’nın Windischgarsten bölgesinde devam eden Galatasaray’da 29 yaşındaki Kolombiyalı stoper Davinson Sanchez, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) özel açıklamalarda bulundu.
“SEZONA BAŞLAMIŞ OLMAKTAN ÇOK MUTLUYUM”
Sezona tekrardan dönmekten ötürü memnun olduğunu lisana getiren Davinson Sanchez, şu biçimde konuştu:
Tekrardan döneme başlamış olmaktan çok memnunum. İşimiz bu ve çok sevdiğim bir işi yapıyorum. O yüzden tekrar başlamış olmaktan çok memnunum. Bunu kendimi huzurlu hissettiğim yerde yapıyorum. Geçen sene hem amaçlarıma ulaştığımı hem de çok güzel beşerler tanıdığımı düşünüyorum. Bana yardımcı olan ve kendimi yakın hissettiğim insanlardı. Bu sayede en düzgün halime yaklaştığımı hissediyorum
“BİR TEK AVRUPA EKSİK KALDI”
Sezon başında koydukları gaye doğrultusunda istediklerini aldıklarını tabir eden Sanchez, şu yorumda bulundu:
Sezon başına üç tane amaç koymuştum. İki adedine ulaşmayı başardık. Bu yüzden memnunuz ve bu süreç içerisinde de istediğimizi küçük küçük inşa ettik. Kendimizi geliştirdik diye düşünüyorum. Bir tek Avrupa eksik kaldı aslında. İlerlemek için talihimiz da vardı, daha düzgün şeyler yapmak için de talihimiz vardı ama başaramadık. Lakin genel olarak baktığımızda, hem kendi adıma hem küme ismine keyifli olduğumuzu söyleyebilirim.
“TARAFTAR DEDİĞİNİZ ŞEY TRİBÜNLERİN KALBİ”
Kulüp ve taraftarlar ortasında sıkı bir ilgi olmasının değerine değinen Kolombiyalı savunmacı, kelamlarına şöyle devam etti:
Bütün kulüplerde olduğu üzere taraftarlar çok değerlidir lakin birtakım yerlerde, kimi kulüplerde bu çok daha net bir halde aşikardır. Taraftarın varlığı kulüplerde ve taraftarlar ortasında sıkı bir münasebet olması nitekim çok kıymetli. Zira taraftar dediğiniz şey tribünlerin kalbi. Size takviye veren, kendinize güvenmenize yardımcı olan… Münasebetiyle yalnızca uygun performans değil, onları keyifli etmek için de oynuyor oluyorsunuz alana çıktığınız vakit.
“ONLAR BİZİM OYUNUMUZUN BİR KESİMİ GİBİLER”
Galatasaray taraftarının dayanağından dolayı gururlu olduğunu tabir eden Davinson Sanchez, şunları dedi:
“BU AKSİYONLARI GÖRDÜKLERİ VAKİT KEYİFLİ OLDULAR”
“Geçtiğimiz dönemin akılda kalan müdahalesi Fenerbahçe maçında röveşata ile çizgiden çıkarılan top mu, yoksa Trabzonspor maçında Abdülkerim Bardakcı’nın çizgiden top çıkartması mı?” sorusu üzerine ise Davinson Sanchez, şöyle karşılık verdi:
Aslında bizim işimiz bu. Yapmamız gerekeni yaptık ikimiz de. İşimi yanlışsız yapmaya çalışıyorum ve bu formda grubuma, taraftarıma inanç vermeye çalışıyorum. Bahsettiğimiz iki konum da çok kıymetliydi ve inanıyorum ki televizyondan izleyenler de, o anda tribünde olanlar da bu aksiyonları gördükleri vakit keyifli oldular. Lakin bunlar dediğimiz üzere işimizin kesimi. Biz daima bunu yapmaya çalışıyoruz. Hangisi daha yeterliydi söyleyemem. Ancak ikisi de çok değerli durumlardı.
“SADECE ADAPTE OLDUM DİYEBİLİRİM”
İlk geldiği yıl Galatasaray Teknik Yöneticisi Okan Buruk’un oyununa çabucak adapte olduğunu söyleyen Kolombiyalı savunmacı, şu formda konuştu:
Sadece adapte oldum diyebilirim onun oyununa. Zira ne vakit nasıl davranmam gerektiğini anlamam konusunda bir kapasitem olduğunu düşünüyorum. Farklı metotlarla, farklı oyun usulleriyle karşılaşabiliyorsunuz mesleğiniz boyunca ve buna adapte olmanız lazım. Ben de o denli yapmaya çalışıyorum.
“BİZ BİR ARADA OYNARKEN KEYİF ALIYORUZ”
DHA’ya verdiği röportajda grupça futbol oynamaktan memnun olduklarını, bu sayede de başarıyı yakaladıklarını tabir eden Davinson Sanchez, kelamlarına şöyle devam etti:
Bir hoca çok kıymetli. Evvel size itimat vermesi, onun itimadını hissetmeniz lazım. Bu sağlandı. Ve etrafınızdaki oyuncuların nasıl olduğu, onların ne yaptığını anlamanız gerekli. Ve sonunda da bu plan çalışıyor mu, çalışmıyor mu, ona bakıyorsunuz. Baktığım vakit bizim planımızın çalıştığını söyleyebilirim. Hoca bu açıdan değerli. Benim karakterim de buna uyuyor mu, uymuyor mu? Ve benim buna adapte olmam… İşlerin güzel gittiğini düşünüyorum bu açıdan. Açıkçası biz birlikte oynarken keyif alıyoruz. Bir arada futbol oynamaktan memnunuz. Bundan keyif almayı başarınca her şey çok daha doğal gelişiyor, daha başarılı oluyorsunuz.
“APO VE BEN BİRTAKIM ŞEYLERİ BİRİMİZ BAŞKASINDAN DAHA YETERLİ YAPABİLİYOR”
Abdülkerim Bardakcı ile yeterli anlaştığını, eksik ve güçlü taraflarını bildiğini tabir eden Sanchez, şu yorumda bulundu:
Birbirimizin karakteristik özelliklerini biliyoruz. Eksiklerimizi, güçlü taraflarımızı biliyoruz ve bu sayede de birbirimize daha rahat yardım edebiliyoruz. Apo ve ben kimi şeyleri birimiz başkasından daha güzel yapabiliyor yahut birisi daha berbat bir maç geçirmiş olabiliyor. Ve bunun istikrarını bulduğunuz vakit, o vakit işler çalışmaya, yolunda gitmeye başlıyor. Birbirinizi tamamlamaya başlıyorsunuz.
“BİR ŞEYİ BAŞARDIĞINIZ VAKİT EN DÜZGÜNÜ OLMUYORSUNUZ”
Hedeflere kişisel değil, kolektif halde bakmak gerektiğini söyleyen 29 yaşındaki deneyimli savunmacı, şu sözlerde bulundu:
Hedefime tarih yazmaya devam etmek diyebilirim. Bu çok kolay bir şey değil. Bir şeyi kazandıktan sonra, yıldan yıla tekrar bu başarıyı devam ettirmek, daima kazanmak, kazanma alışkanlığı kazanmak… Zira insan bir kez alıştığı vakit, işler makûs giderse bunu düzeltmeyi başarması gerekiyor. Ve tarih de lakin bu biçimde yazılabiliyor. Bu yalnızca tek bir oyuncunun işi değil. Kolektif bir halde başarmanız lazım bunu. Maksatlara bu türlü bakmak lazım. Ferdî değil, kolektif amaçlar diye bakmak lazım. Bir şeyi başardığınız vakit en uygunu olmuyorsunuz. Bunu yapmaya devam etmeniz lazım. Daha büyük olmanız lazım, geliştirmeniz lazım. Bu fakat rekabetçi bir ruhla olabilecek bir şey. Ferdi gayeler daima var. Ben de bu muvaffakiyetlerin başrol oyuncularından olmak istiyorum. Bu sene ayrıyeten Avrupa’da da değerli maksatlara ulaşmak için bir başrol oyuncusu olarak burada bulunmak ve tarih yazmaya devam etmek istiyorum.
“LEMINA HEPİMİZİN İŞİNİ KOLAYLAŞTIRDI”
Mario Lemina’nın kadroya gelişiyle daha farklı bir oyun oynadıklarını, oyuncuların işlerini kolaylaştırdığına vurgu yapan Kolombiyalı savunmacı, şunları dedi:
Elbette çok büyük tesiri oldu. Yalnızca deneyimiyle değil, futbolu nasıl gördüğü, nasıl yaşadığıyla da alakalı. Bu futbol, muhakkak kesimlerin bir ortaya getirilmesi işi. Temel olarak baktığınızda, ne yaptığınızı tamamlamak için bu modülleri nasıl yan yana koyduğunuz kıymetli. Bu kesimler yan yana geldiğinde hangi oyuncu, hangi oyuncuyu nasıl etkiliyor, nasıl geliştiriyor, ne katıyor, buna dikkat etmek lazım. Münasebetiyle yalnızca varlığıyla değil, bizim ekipte bulunmasıyla değil, futbolu nasıl gördüğüyle de hepimize bunu hissettirdi. Ve herkese yaydı bunu diyebilirim. Hepimizin işini kolaylaştırdı. Tam vaktinde bize katıldığı için şanslıyız. Bize hakikat yolları bulmak için birçok durumda sakinlik kattı ekibe. Ve bunun eksikliğini hissederken gerçekleşti bu. Ve sonrasında da yalnızca düzgün maçlar oynamadık. Herkese en uygun grup olduğumuzu, onlardan daha güzel olduğumuzu göstermeye başladık küme içinde. Çok güzel oldu. Ayrıyeten bunu esasen Galatasaray’ı tanıyarak geldiği için de daha kolay bir biçimde yaptı diyebilirim.
“HERKESİN YERİ BİR FORMDA İSTESENİZ DE İSTEMESENİZ DE DOLUYOR”
Fernando Muslera’nın Galatasaray’a kattığı bedelle buradan ayrıldığını, kendisine de müteşekkir olduğunu tabir eden Sanchez, şu formda konuştu:
Çok zor… Zira buraya gelmiş, tarih yazmış, burada çok büyük muvaffakiyetler kazanmış birisinin yerine geçmek… Bu kulübün renklerini hissederek oynayan ve bunun modülü olmuş birinin yerine geçmek çok güç natürel ki. Ancak futbol çok dinamik bir dünya. Her vakit biri masraf, biri gelir. Tahminen gelen gidenden daha da yeterli oynar. Taraftarlar daha keyifli olur, onu gördüğünden size teşekkür ederler âlâ oynadığınız için. Lakin yeni gelenler tahminen sizden daha uygun işler yaparlar. Ben de o denli bakıyorum. Ben buraya geldim, işimi uygun yaptığımı düşünüyorum. Benden sonra gelecek olan tahminen benden daha uygun olacak. Hasebiyle herkesin yeri bir biçimde isteseniz de istemeseniz de doluyor. Dilerim onun mesleğinin devamı da daha uygun olsun. Kendisine müteşekkiriz. En kıymetlisi Galatasaray’ı en değerli düzeye getirmiş olması… Onun periyodunda çok değerli bir düzeye gelmiş olmasından ötürü. Hem de bütün dünyaya da Galatasaray’da olmanın nasıl bir şey olduğunu anlatmasından ötürü. Eminim şayet birisi gelirse, o da uygun işler yapacaktır burada. Günay da âlâ işler yapmaya devam edecektir.
“İYİ OYUNCULARIN YAPMASI GEREKEN RASTGELE BİR FORMASYONA AHENK SAĞLAMAK”
Oyun planında üçlü yahut dörtlü savunmanın fark etmeyeceğini söyleyen Sanchez, kelamlarını şöyle sürdürdü:
Hangisi olursa olsun, rastgele bir seçim… Bu benim için daha yeterlisi diyebileceğim birisi yok bunların ortasında. Zira güzel oyuncuların yapması gereken, rastgele bir formasyona, rastgele bir duruma ahenk sağlamak. Maç öncesi konuştuğumuz şeyleri alanda uygulayabilmek kıymetli. Yalnızca hocanın ne istediğini alana yansıtabilmek… Hasebiyle ikisinin ortasında tercih yapmıyorum bile.
“HİÇ KİMSENİN, HİÇ KİMSEYE SABRI YOK”
Carlos Cuesta’ya yapılan tenkitler hakkında da konuşan Davinson Sanchez, şu sözlerde bulundu:
Şunu söylemem lazım; çok büyük profesyonel, çok büyük bir insan, çok yeterli bir futbolcu olduğunu düşünüyorum kendisinin. Lakin mesleğimizin şöyle bir özelliği var: Hiç kimsenin, hiç kimseye sabrı yok. Zira daima düzgün performans göstermeniz gerekiyor, her vakit uygun olmanız gerekiyor. Ancak bazen unutuluyor, hepimiz insanız. İşimizi yapmamız için canımızı vermeye hazır bir biçimde alana çıkıyoruz hepimiz. Bu, öbür bir ekip arkadaşım olabilir, Carlos olabilir… Çok kıymetli değil. Bu türlü tenkitler geldiği vakit, taraftardan geldiği vakit ben de huzursuz oluyorum. Öbür grup arkadaşlarım da huzursuz oluyor. Açıkçası, o çok güç bir vaktimizde bize dayanak olmak için, yardımcı olmak için grubumuza katıldı ve sorumluluk aldı, kendisini gösterdi. Lakin orada gelen berbat sonuçlardan aslında herkes sorumlu. 25-30 kişilik bir oyuncu grubuyuz ve tek bir oyuncu hatalı durumuna düştü. Bence burada bir haksızlık vardı. Makûs sonuçlardan gelen birtakım hisler olabiliyor, bunları da anlayışla karşılıyorum. Ama ben kendisine büsbütün güveniyorum. Şunun garantisini verebilirim, alana çıkan bütün oyuncular en uygununu yapmak için çıkıyor. Hiç kimse ben kendimi rezil edeyim diye alana çıkmıyor. Ben bu formayı rezil edeyim diye alana çıkmıyor. Hepimiz her şeyimizi vermek için alana çıkıyor oluyoruz. Bu açıdan ötürü haksızlık olduğunu düşünüyorum.
“EĞER BİR TEKLİF VARSA ONLAR DEĞERLENDİRECEKTİR”
Sadece bugüne odaklandığını ve alanla ilgilendiğini tabir eden Sanchez, transferler hakkında idarecilere ve lidere sormak gerektiğini lisana getirdi.
Davinson Sanchez, şunları dedi:
Her ay diğer şeyler konuşuluyor esasen siz de biliyorsunuz ben yalnızca en güzelini yapmaya odaklanıyorum fakat olağan karşılamak lazım. Galatasaray çok büyük bir grup ve buraya gelip burada âlâ işler yaparsanız başkaları de sizle ilgilenecektir. Çok olağan bir şey bu ancak bunu pahalandırmak şayet bu türlü bir teklif varsa kulübün misyonu. Şayet bir teklif varsa onlar değerlendirecektir. Ben yalnızca bu günüme odaklanıyorum. Buradaki arkadaşlarıma ve aileme odaklanıyorum. Transfer hakkında konuşmayı idarecilere ve lidere sormanız lazım. Ben yalnızca buradayım, işim alanda. Alanla ilgileniyorum.
“BU BİR MESLEK VE TİCARET VAR BU İŞİN İÇİNDE”
Transfer konusunda önemli bir şey olmadığını da söyleyen Kolombiyalı savunmacı, şu sözlerde bulundu:
Dediğim üzere benim işim alanda ben alandaki işimle ilgileniyorum bir teklif geliyorsa da sizin dediğiniz üzere onlara geliyordur lakin bilmek lazım ki bu iş bu bir meslek ve ticaret var bu işin içinde. Şayet o denli bir teklif gelirse, onların da ilgisini çekecek bir teklif gelirse ve açıklarsa lakin o vakit gelip bana söyleyeceklerdir. Benim de haberim olacaktır bundan. Ben işimi yapıyorum dediğim üzere. Benim işim yalnızca alanda. Şayet önemli bir şey varsa da yanıtı verecek olan şahıslarda dediğim üzere ben değil öbürleri.
“OSIMHEN’IN GEÇEN SENE YAPTIĞI ŞEY YALNIZCA BU ÖYKÜNÜN BAŞLANGICIYDI”
Victor Osimhen’in dünya çapında bir oyuncu olduğunu, gruba tekrar katılması durumda da çok memnun olacağını söz eden Davinson Sanchez, DHA’ya yaptığı açıklamada şu halde konuştu:
Bana kalırsa kendisinin geçen sene yaptığı şey yalnızca bu kıssanın başlangıcıydı. Zira öteki teklifler, diğer fırsatlar varken kendisi Galatasaray’ı seçti ve geldikten sonra da daima kulübün renklerini hissetti. Bir kesimi oldu. Ondan da değerlisi buradaki sevgiyi hissetti, herkesin gösterdiği sevgiyi ve ilgiyi hissetti. Buna karşılık verdi. Şayet ortamıza tekrar gelirse bir sefer daha güzel geldin demek için sabırsızlanırım. Çok sevinirim zira o dünya düzeyinde çok kıymetli bir oyuncu. Yalnızca burada Osimhen, Torreira, Sanchez ve Icardi var demek değil, buradaki herkes Galatasaray’ı hak ettiği yere taşımak için çabalıyor olacak. Daha da âlâ bir takım olacağız. Ligde yeniden başarımızı devam ettireceğiz ancak asıl Avrupa’daki gayemize ulaşmak için bu türlü bir küme oluşmuş olacak.
“ARDA ÇOK BÜYÜK POTANSİYELİ OLAN BİR OYUNCU”
Galatasaray’ın 18 yaşındaki genç stoperi Arda Ünyay hakkında da konuşan Davinson Sanchez, Arda’nın daima öğrenmek isteyen, kendini geliştirmek isteyen, yalnızca uygun oynamak değil güzel oynayarak fark yaratmak isteyen bir oyuncu olduğuna vurgu yaptı.
Sanchez, şunları dedi:
Çok büyük potansiyeli olan bir oyuncu onu söylemem lazım. Siz daha yeni görüyorsunuz maçlarda lakin egzersizlerde da daima öğrenmek isteyen, kendini geliştirmek isteyen, yalnızca güzel oynamak değil yeterli oynayarak fark yaratmak isteyen bir oyuncu. Öbür gençlerimizde öncelikle çok yeterli çocuklar. Hepsinin büyük potansiyeli, hepsinin farklı stilleri, farklı marifetleri var. Bizlerin de daha tecrübeli oyuncular olarak onlara takviye vermek ve bu potansiyellerini ortaya çıkarmak için yardımcı olmak üzere bir sorumluluğumuz var.
“MAÇ SONUNDAKİ ÜÇLÜLERİ ÇOK SEVİYORUM”
Galatasaray’da klasikleşmiş maç sonu üçlülerini çok sevdiğini, bunların oyuncu ve taraftar ortasında bir bağ yarattığını söz eden Kolombiyalı savunmacı, şu formda konuştu:
En meşhurunu söyleyebilirim. Maç sonundaki üçlüleri çok seviyorum zira bu yalnızca gol atan yahut o maç fark yaratan, çok uygun işler yapan bir oyuncu yapmıyor bunu. Bazen de düzgün bir devir geçirmeyen bir ekip arkadaşımızı kucaklamak için, ona bir sevgi gösterisi ile tekrar ayağa kaldırmak için de kullandığımız bu ritüeli ayrıyeten seviyorum. Hepsini çok seviyorum. Latin Amerika dediğimiz üzere ağıza yapışıyor. İçimizden tekrar ediyor oluyoruz bunları esasen. Salvador oğlum esasen meskende bunları dinleyip tekrar ediyor. Bu besteler oyuncu ve taraftar ortasında bağ yaratıyor. Bu türlü bir tesiri var.
“ESCOBAR’IN LAKABIYLA HİTAP EDİYORLAR ANCAK BEN BUNU BİR HÜRMET GÖSTERİSİ OLARAK ALIYORUM”
Kendisi için takılan “El Patron” lakabını da açıklayan Davinson Sanchez, şu biçimde konuştu:
Biliyorsunuz ben Kolombiyalıyım. 80’lerde, 90’larda Kolombiya’da neler olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunun bir izi kaldı. Bundan utanmak yahut sevmemek değil. Yalnızca şunu belirtmek lazım, günlük yaşantımızda Escobar’ın neler yaptığını, Kolombiya’da o kara periyottan sonra öteki şeylerde oldu bunu da bilerek bakmak lazım. Onun lakabıyla hitap ediyorlar ancak ben bunu bir hürmet gösterisi olarak alıyorum. Hayır bunu istemiyorum da demeyerek. Zira bu tıpkı vakitte işveren lakabı benim önder olduğumun, sorumluluğumun da olduğunun göstergesi. Bana bu yüzden seçildiğini düşünüyorum. Bu sorumlulukları da üzerime alarak devam ediyorum. Manasını herkes biliyor zati. Manasını bu halde görerek kabul ediyorum lakabımı. “Salva” ile alakalı sahiden çok memnunum bu türlü bir sevgi gördüğü için. Yalnızca taraftarlarımızdan değil, sokakta gördüğüm insanlardan da sokaktaki halktan da bu türlü bir sevgi görüyor olduğundan ötürü. Ben Galatasaray oyuncusuyum ama öncelikle bir beşerim. Sokağa çıktığım vakit onlardan sevgi görmek, hürmet görmek ve benim de birebir formda hürmet göstermem önceliğim. Daima hürmet ve sevgi gördüm sokakta. Biz de kendimiz olmaya, sevgi ve saygıyı göstererek karşılık vermeye çalışıyoruz.
“BİZE DAYANAK OLMAKTAN HİÇ VAZGEÇMESİNLER”
Türkçe konuşmaya şimdi hazır olmadığını tabir eden Davinson Sanchez, taraftara da geçen dönemden daha fazla muhtaçlık duyduklarını söyledi.
Sanchez, kelamlarını şöyle noktaladı:
